A9 TV Canlı Yayın

31 Ocak 2012 Salı

Şeytanın Oyalaması: Boş Vakit

Boş vakit geçirmeyi güzel görmek, şeytanın insanlara verdiği bir telkindir. Din ahlakının yaşanmadığı toplumlarda bazı insanlar için boş vakit geçirmek ya da yaygın olarak kullanılan ifadeyle “zaman öldürmek” normal karşılanır. Fakat müminler, 

Yüce Allah’ın kendilerine lütfettiği zamanın her anını Allah’a yakınlıklarını› artırarak, daha derin düşünerek ve İslam yolunda fikri bir mücadele yürüterek geçirirler. 

Samimi olarak Allah’a inanan bir kişi, şeytanın dünya hayatında insanlara süslü gösterdiği boş uğraşlardan kendini tamamen uzak tutmalıdır. İnsan ancak bu şekilde berrak bir zihinle gereği gibi derin düşünebilir. Kuran'da müminlerin boş işlerden yüz çevirdikleri şöyle bildirilmiştir: 

"Onlar, 'tümüyle boş' şeylerden yüz çevirenlerdir." (Müminun Suresi, 3) 

Bu ayette de işaret edildiği üzere dünyada verilen zaman insanlar için çok değerlidir. İnsan yaşadığı her an Allah'ın rızasının en çoğunu aramalıdır. Şöyle bir düşünün, ya bir insan vaktini boş ve kendisine fayda sağlamayacak konularla geçiriyorsa ve düşündüğü birçok şey o kişinin ahireti için faydalı ve yararlı değilse? Mümin her an böyle bir ihtimalin şuurunda olup, şeytanın ona hoş ve kolay gösterdiği “boş ve gereksiz” düşüncelerden ve davranışlardan tamamen uzaklaşmalıdır. Peygamber Efendimiz (sav) bir hadisinde bu konuda şöyle buyurmuştur: 

Abbas (ra)'dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sav) bu konuyla ilgili şöyle buyurmuştur: "Sağlık ve boş vakit, insanlardan pek çoğunun bunlardan faydalanmak hususunda aldandıkları iki büyük nimettir." (Buharî, Rikâk 1) 

Vaktini boşa geçiren bir insan gereği gibi ölümü, cenneti, cehennemi derin düşünemez. Halbuki mümin, herkes gibi kendisinin de süratle ölüme doğru gittiğini, dünyadaki her şeyin imtihanın bir gereği olarak yaratıldığını Allah'ın izniyle kesinlikle aklından çıkarmaz. Sonsuz rahmet sahibi Allah'ın gün içinde kendisine gösterdiği acizliklerini düşünüp kendisini Allah'a yaklaştıracak konulara yönelir. 

Kuran'ın, “Size ne oluyor ki, Allah yolunda ve: "Rabbimiz, bizi halkı zalim olan bu ülkeden çıkar, bize Katından bir veli (koruyucu sahib) gönder, bize Katından bir yardım eden yolla" diyen erkekler, kadınlar ve çocuklardan zayıf bırakılmışlar adına çaba göstermiyorsunuz?” (Nisa Suresi, 75) ayetinde bildirdiği gibi, müminler hayatlarını, Allah'ın razı olacağı şekilde bir ahlak sergileyerek, derin düşünerek, İslam ahlakını tebliğ ederek geçirmelidirler. Bu ahlaka sahip olmayan kişilerin gün içinde düşündükleri, dikkat verdikleri dünyevi birçok konu onlara hiçbir yarar sağlamayacaktır. Aksine hesabını veremeyecekleri bu boş vakit onları ahirette kayba sürükleyebilir. Önemli olan müminin bu gerçeğin bilincinde olması ve tek bir anını bile boşa geçirmemesidir. Kuran'da bu yönde samimi çaba gösteren müminler şöyle müjdelenmişlerdir: 

“İman edenler ve salih amellerde bulunanlar -ki Biz hiç kimseye güç yetireceğinden fazlasını yüklemeyiz- onlar da cennetin ashabı (halkı)dırlar. Onda sonsuz olarak kalacaklardır.” (Araf Suresi, 42) 

Sakın Unutmayın!... 


  • Boş işlerin ahirette bir yararı olmayacaktır... Ahiret gününde, insanların dünya hayatında uzun uzun boş konuşmalara ve tartışmalara daldıkları konuların, hakkında saatlerce vakit harcadıkları lüzumsuz işlerin kimseye hiçbir yararı olmayacaktır. O gün, Allah'ın izniyle, zengin-fakir, genç-yaşlı herkes Allah'ın karşısına ayette bildirildiği üzere “…'teker teker, yapayalnız ve yalın…”(Enam Suresi, 94) çıkacak ve dünyada işlediği amellerine göre ya cennetle müjdelenecek ya da cehennem azabına çarptırılacaktır. Bu gerçek bir Kuran ayetinde şöyle bildirilmektedir:

    “Artık kimin tartısı ağır basarsa, işte onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. Kimin tartısı hafif gelirse, işte onlar da kendi nefislerini hüsrana uğratanlar, cehennemde de ebedi olarak kalacak olanlardır.”(Müminun Suresi, 102-103)
  • Rabbimiz'in dünya hayatında verdiği süre çok kıymetlidir... Bazı kimselerin Kuran ahlakını yaşama konusunda en çok yanıldığı noktalardan biri, hayatlarını “ibadet zamanları” ve “diğer zamanlar” olarak iki bölüme ayırmalarıdır. Söz konusu kişiler, büyük bir yanlışlık olarak, bu dünyanın geçici olduğunu ve ahiret hayatının varlığını, yalnızca belirli ibadet zamanlarında hatırlarlar. Bu belirli zamanların dışında ise, dünya işlerinin sözde karmaşasına kapılarak sahip oldukları “zaman”ı ahiret açısından önemli olmayan faydasız işler ve düşüncelerle geçirebilmektedirler. Oysa, uykuda geçirilen saatler çıkarıldığında, Yüce Allah kullarına her gün yaklaşık olarak 16-17 saatlik büyük bir zaman dilimini, O'nun rızasını kazanabilmeleri için ihsan etmektedir.
  • Boş düşünce ve davranışlardan yüz çevirmek, Allah'ın izniyle çok kolaydır... Şeytan boş düşünce ve davranışlardan titizlikle sakınmayı zor ve çok uzun zaman alacak bir süreç gibi göstermeye çalışabilir. Ancak bu üstün ahlak özelliği, samimi bir dua ve kararla, Allah'ın dilemesiyle, hemen kavuşulabilecek bir mümin vasfıdır. Yapılması gereken tek şey, “Şayet sana şeytandan bir kışkırtma gelecek olursa, hemen Allah'a sığın…” (Fussilet Suresi, 36) ayetinde bildirildiği üzere, şeytanın telkinlerinden Yüce Allah'a sığınmak ve her anı O'nun hoşnutluğunu kazanacak şekilde geçirmektir.
  • Hiç yorum yok:

    Yorum Gönder

    Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.