A9 TV Canlı Yayın

6 Kasım 2010 Cumartesi

Vücudumuzun Koruyucu Zırhı: Deri

Bir kılıf şeklinde tüm bedeni saran deri baştan sona şaşırtıcı özelliklerle doludur. Kendi kendini tamir edebilmesi, yenilenmesi, yüzeyinde gözenekler bulunmasına (tüy delikleri) rağmen su geçirmemesi, fakat terleme yoluyla dışarıya su vermesi, kolay kolay yırtılmayacak kadar kalın, aynı zamanda hareket etmeye imkan verecek şekilde ince ve esnek olması, sıcaktan, soğuktan, zararlı güneş ışınlarından bedeni koruyabilmesi derinin insan için yaratılmış özelliklerinden bazılarıdır. Ancak burada bu sıradışı ambalajın çok daha farklı bir olan, vücudu, hastalık yapan mikro düşmanlardan koruma özelliğinin üzerinde durulacaktır. Eğer vücut düşmanlarla kuşatılmış bir kaleyse, derinin de bu kalenin sağlam surlarını oluşturduğunu söyleyebiliriz.

Tehlikeli düşmanlara karşı organizmanın ilk savunması, deri dokusunun yaradan sonra hızlıca kendini onarma yeteneğine sahip olmasıdır. Savunma hücreleri, yabancı hücreyle çarpışmak ve zarar görmüş dokunun enkazını temizlemek için o bölgeye giderler. Daha sonra başka savunma hücreleride fibrin üretimini uyarmaya yardımcı olur. Fibrin, lifli bir ağ ile hızla yarayı kapatan bir proteindir. Bu resimde kırmızı kan hücrelerini kaplayan bir fibrin görülüyor.




Derinin esas koruyucu fonksiyonu, dış bölümü oluşturan ölü hücre katmanları sayesinde gerçekleştirilir. Hücre bölünmesiyle oluşmuş her yeni hücre, derinin iç bölümünden yüzeye doğru hareket eder.

Bunu yaparken, hücre içinin sıvı bölümü (stoplazması) dayanıklı bir protein olan keratine dönüşür. Bu işlem esnasında hücre ölür. Oluşan keratin maddesi, oldukça sağlamdır ve sindirim enzimleriyle parçalanması zordur. Bu, dayanıklılık demektir. Vücudu istila etmek isteyen bakteri ve mantarlar, cildin dış tabakasından alabilecekleri birşey bulamayacaklardır.

Ayrıca keratinli ölü dış hücreler, sürekli olarak cilt yüzeyinden dökülürler. Bu yolla kaybedilen hücreler, alttan yeni gelenlerle doldurulduğunda, o bölgelerde gerçekten içine nüfuz edilmesi güç bir engel oluşmuş olur.


DERİNİN DERİNLİKLERİ

Yanda, derinin katmanlarını detaylı olarak gösteren resim görülüyor. Deriden salgılanan ter damlacıklarının vücutta çeşitli rolleri vardır. Vücudun ısısını düşürmenin yanında, derinin yüzeyinde yaşayan bazı bakteri ve mantarlar için besin sağlarlar ve laktik asit gibi asidik artık üretirler. Böylelikle vücut derisindeki PH oranı düşürmüş olurlar. Derinin yüzeyindeki bu asidik ortam, zararlı bakteriler için yaşanacak yer bulma zorluğu yaratır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.