Bu, harika bir sistem ve mükemmel bir detaydır. İnsan, çoğu zaman böyle
bir detayın farkında bile değildir ama, herhangi bir rahatsızlık
duymadan yaşaması bu mükemmel sistemin kusursuz şekilde çalışması ile
mümkün olur.
Vücuttaki bu “alışma” mekanizması olmasaydı giyinmek gibi sıradan bir
olay insan için büyük bir sıkıntı haline gelirdi. İnsanın üzerindeki
giysileri sürekli olarak hissetmesi bir eziyete dönüşür, ayrıca
dokunduğu diğer şeylerden gelen sinyalleri almakta da güçlük çekerdi.
Dikkati sürekli, giydiği çorabın bileğini ne kadar sarıp sıktığını,
saatin sürekli bileğinde hareket ettiğini düşünmek gibi konularda
olabilirdi. Bu nedenle kişi rahat uyuyamaz, dinlenemezdi. Hayatı bu
sıkıntı verici detaylardan dolayı oldukça zorlaşırdı.
Hissetmenin bir nimet olması gibi, hissin zamanla kaybolması da insana
sunulmuş büyük bir nimettir. Tek bir detay, bir insan yaşamını
kolaylaştırmakta, onun rahat yaşamasına vesile olmaktadır. Evrimcilerin
hayali mekanizmalarının, insan bedeninin neye ihtiyaç duyduğunu
belirleyecek bir bilinci yoktur. Bu nimeti insana sunan, varlığı tüm
varlıkların bütün ihtiyaçlarına yeten, Kafi olan Yüce Allah’tır.
“Nimet olarak size ulaşan ne varsa, Allah’tandır, sonra size
bir zarar dokunduğunda (yine) ancak O’na yalvarmaktasınız.” (Nahl
Suresi, 53)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.