Rossella Racovitzae adlı su süngeri bitkisi, insanoğlunun
en yeni teknolojilerde kullandığı fiber optikten yapılmış
uzantılara sahiptir. Fiber optik, ışığı iletmede çok
etkili bir malzemedir. Lazer ışınlarının fiber optik
kablosundan geçirilmesiyle elde edilen iletişim imkanları,
normal malzemeden yapılmış kablodakilere göre olağanüstü
bir artış gösterir.
Öyle ki, saç teli kalınlığında 100
tane fiber optik kablonun yanyana getirilmesiyle oluşan
kablo kesitinden 40.000 ayrı ses kanalı geçirilebilmektedir.
Antartika kıyılarının derinliklerinde yaşayan bu sünger
türü, fotosentez yapabilmek için ihtiyacı olan ışığı,
fiber optikten yapılmış olan diken şekilli uzantıları
sayesinde kolayca toplamakta ve çevresi için de bir
ışık kaynağı olmaktadır. Bu sayede hem kendisi hem de
bu süngerin ışık toplama yeteneğinden faydalanan başka
canlılar hayatta kalabilmektedir. Aynı ortamda yaşayan
tek hücreli yosunlar da bu süngere yapışmakta ve yaşamaları
için gereken ışığı elde etmektedirler.
Antartika kıyılarının 100 ila 200 metre derinliklerinde,
kalın buz kütlelerinin altında neredeyse zifiri karanlık
denebilecek bir ortamda yaşayan bir canlı için güneş
ışığını yakalamak, canlının hayatını sürdürebilmesi
açısından son derece büyük bir önem taşır. Canlının
bu sorunu çözebilmesi, ışığı en etkili şekilde toplayan
fiber optik ile donatılmış olması sayesinde mümkündür.
Bilindiği gibi fiber optik teknolojisi son yüzyılın
en ileri teknolojilerinden biridir. Japon mühendisler
bu teknolojiyi güneş ışığını gökdelenlerin ışık almayan
bölümlerine aktarmada kullanırlar.
Gökdelenlerin çatısına
yerleştirilen dev mercekler güneş ışığını fiber optik
ileticilerin ucuna odaklar. Fiber iletkenler vasıtasıyla
da güneş ışığı binanın en karanlık noktalarına kadar
ulaştırılır.
Yüksek teknolojiye sahip endüstrilerde imal edilen
fiber optik maddesinin böyle bir ortamda bu canlı tarafından
600 milyon yıldan beri kullanılması bilim adamlarını
da hayrete düşürmektedir. Bütün bunlar bize, doğanın
ve içindeki canlıların insanlar için çok sayıda örnek
barındırdığını göstermektedir. Herşeyi en ince ayrıntısına
kadar tasarlamış olan Allah, tüm bu tasarımları insanların
öğüt alıp düşünmeleri için yaratmıştır. Ayetlerde şöyle
buyrulmaktadır:
Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile
gündüzün ardarda gelişinde temiz akıl sahipleri için
gerçekten ayetler vardır. Onlar, ayakta iken, otururken,
yan yatarken Allah'ı zikrederler ve göklerin ve yerin
yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) "Rabbimiz,
sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek yücesin, bizi ateşin
azabından koru. (Al-i İmran Suresi, 190-191)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.