Daha iyi nasıl dinleneceğinizi öğrenmede güçlü bir anahtar, uykunun safhalarını anlamak ve kendi uyku devirlerinizi bilmekle kazanılır. Her biri yaklaşık 90 dakika süren uykunun safhaları, bize uyuma dengesi hakkında çok şey öğretebilir. İlk uykuya daldığınızda yoğun, yarı şuurlu olarak, hayâl etme ve görüntüleme periyodundan geçersiniz.
Hemen sonra rüyada çok kısa bir zaman geçirirsiniz. Bundan sonra daha derin, daha huzurlu ve rüyasız bir safhaya dalış yaparsınız. Bu zaman diliminde beyin dalgalarınız saniyede 13 titreşim olan delta frekanslarına doğru yavaşlar. Ve bu esnada siz, derin ve rüyasız bir uyku durumundasınızdır. Bu safha, uykunun dördüncü kademesi olarak adlandırılır. Bu kademe uykunun en derin, en iyileştirici ve en uygun dinlenme noktasıdır. Bu rüyasız devrede iç dengede en nihai konuma ulaşırız.
Uykuya daldıktan sonra yaklaşık doksanıncı dakikada, uykunun en hafif dönemine ulaşırız. Bu noktada uyanma ihtimalimiz çok yüksektir veya çevremizdeki sesler, hareketler, içimizdeki ağrılar veya üzüntülerle aniden uyanıp canlanabiliriz. Tekrar uykuya geri dönersek, bütün devreler yeniden başlar. Bir kere daha derin şekilde uykuya dalarsak, ki bu bir önceki kadar derin olmayabilir, tekrar rüya görürüz. Daha sonra seslerle veya hareketlerle uyanma şansımızın yüksek olduğu hafif uyku safhasına geçeriz. Bu şekilde uyku devreleri, gece boyunca devam ederek, bizi ritmik bir şekilde, derin uyku, rüya görme ve hafif uyku devrelerinin dengeleyici devridaimlerinde dolaştırıp dururlar. Her bir doksan dakikalık devrenin sonunda uykumuz daha hafif hâle gelir ve uyanma durumuna doğru daha çok yaklaşırız.
Yaratılıştan sahip olduğumuz uykunun bu devrelerini anladığımızda, bazı gerekli ve faydalı prensipleri yakalayabiliriz.
*İlk uyku devresinde en derin uyku hâli gerçekleşir. Kazandığınız dinlenme miktarı, müteakip devrelerde giderek azalır. Eğer uyumak için sınırlı bir zamana sahipseniz, o zaman uykunuzu 1,5; 3; 4,5 veya 6 saatlik zaman dilimlerinden birine göre plânlayınız.
*Çalar saat kurma ihtiyacı hissediyorsanız, alarmı bu 90 dakikalık devrelerin sonuna denk gelecek şekilde kurunuz. Uyku devrenizin tam ortasında uyanırsanız, kendinizi hâlsiz, yorgun ve dağınık hissetme ihtimaliniz artar.
*Her insan rüyaya ihtiyaç duyar. Başı sonu net olarak hatırda kalan, kâbussuz bir rüya; sağlıklı ve dengeli bir hayat için gereklidir. İnsanların rüya görmesinin engellendiği çalışmalarda, bu kişiler, kolayca sinirlenmeye, sersemleşmeye ve tehlikeli şekilde dengesiz davranışlarda bulunmaya başlamışlardır. Nefes alıp verme ve su içmeden sonra, hayatımız için en hayatî fonksiyona sahip olan vücut fonksiyonu, rüya görmedir.