Güneş Dünya'ya yaşam sağlayabilmek için en uygun büyüklükte ve Dünya'ya en uygun uzaklıktadır.
Evrende bir yıldız ne kadar büyükse o kadar hızla yanar. Bizi ısıtan ve
bize besin ve yaşam sağlayan Güneş, eğer şu an olduğundan on kat daha
büyük olsaydı, oluşumundan on milyar yıl sonra değil, on milyon yıl
sonra sönecekti ve bizler şu anda burada olamayacaktık. Eğer Güneş'e çok
yakın bir yörüngede bulunsaydık, Yerküre üzerindeki her şey buharlaşıp
yok olurdu. Çok daha uzak bir yörüngede olsaydık, bu durumda da her yeri
buzlar kaplayacaktı.
Güneş, Dünya'ya yaşam sağlayabilmek için en uygun büyüklükte ve Dünya'ya en uygun uzaklıktadır.
Dünya eğer Güneş'ten yalnızca %1 oranında uzak ya da ona %5 oranında
yakın olsaydı, üzerinde yaşanılamaz bir gezegen olurdu. Söz konusu
yüzdeler, evrendeki büyük sayılar dikkate alındığında aslında oldukça
küçük mesafe birimleridir.
Bunu anlayabilmek için Venüs'ü örnek
verebiliriz. Dünya'dan hemen önceki gezegen olan Venüs'e Güneş'in
sıcaklığı bizden sadece iki dakika önce ulaşır. Büyüklük ve yapı
açısından Venüs Dünya'ya oldukça benzerdir, fakat yörüngesel mesafedeki
küçük bir fark, bu iki gezegen arasındaki "yaşam" farkının oluşmasının
sebebidir. Bu iki dakikalık farkın sonucunda Venüs'ün yüzey sıcaklığı
4700C'ye ulaşır. Bu sıcaklık, kurşunu bile eritebilecek kadar yüksektir.
Yüzeyindeki atmosferik basınç ise Dünya'dakinin 90 katıdır. Böyle bir
basınç altında, insan yaşamı mümkün değildir. (Hemen Her Şeyin Kısa
Tarihi, Bill Bryson, Boyner Yayınları, 2003, sf. 216-217)
"O, sabahı yarıp çıkarandır. Geceyi bir sükun (dinlenme), Güneş ve Ay'ı
bir hesap (ile) kıldı. Bu, üstün ve güçlü olan, bilen Allah'ın
takdiridir." (Enam Suresi, 96)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.